Dolar 38,2598
Euro 43,8430
Altın 4.228,86
BİST 9.325,08
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 18°C
Açık
İstanbul
18°C
Açık
Çar 17°C
Per 18°C
Cum 20°C
Cts 17°C

2023’te “yeniden diriltme” çalışmaları hız kazandı!

Bir dizi molekülü ve karmaşık organizmaları hayata döndürmeye çalışan yeniden diriliş biyolojisi dünya çapındaki laboratuvarlarda ilgi görüyor.

2023’te “yeniden diriltme” çalışmaları hız kazandı!
27 Aralık 2023
A+
A-

Bilim insanlarının çalışmaları sonucunda yok oluştan döndürme projeleri dünya çapında hız kazanıyor. Çalışmalar aynı zamanda atalarımızın nasıl yaşayıp ölmüş olabileceğini daha iyi anlamak için insanlık tarihini de inceliyor. 2023’te başlayan ve önemli gelişme kaydeden bazı projeler bu amacı desteklemeye devam ediyor.
“ZOMBİ” VİRÜSLERİ DİRİLTMEK
Kuzey Kutbu’ndaki artan sıcaklıklar, bölgenin yer altındaki donmuş toprak tabakasını eritiyor. Bu erime on binlerce yıl boyunca uykuda kaldıktan sonra hayvan ve insan sağlığını tehlikeye atabilecek virüsleri harekete geçiriyor.
Fransa’daki Aix-Marseille Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde fahri tıp ve genomik profesörü Jean-Michel Claverie, Sibirya’dan topladığı örnekleri yeniden dirilterek “zombi virüsleri” olarak tanımladığı virüslerin risklerini anlamaya çalışıyor.
30 BİN YIL SONRA BULAŞICI VİRÜS
Claverie, 2014 yılında kendisinin ve ekibinin donmuş topraktan izole ettiği bir virüsü yeniden canlandırmayı başardı. Virüsü kültürlü hücrelere yerleştirerek 30 bin yıl sonra ilk kez bulaşıcı hale getirdi.
Claverie ve ekibi, Şubat ayında yayınlanan son araştırmasında, beş yeni virüs ailesi buldukları çok sayıda toprak örneğinden çeşitli eski virüs türlerini üzerinde çalıştı.
Profesör, güvenlik nedeniyle hayvanları veya insanları değil yalnızca tek hücreli amipleri hedef alabilen bir virüs üzerinde çalışmayı seçti.
YENİ ANTİBİYOTİK ARAYIŞI BUZUL ÇAĞINDA
Pensilvanya Üniversitesi Başkan Yardımcısı Doçent César de la Fuente için geçmiş, ilaca dirençli süper mikroplara karşı mücadele için çok önemli.
Fosillerden antik DNA toplanması konusunda ilerlemeler, soyu tükenmiş insan akrabaları ve uzun süredir kayıp olan hayvanlar hakkında ayrıntılı genetik bilgilerin artık kamuya açık olduğu anlamına geliyor.
Araştırma ekibi neandertaller, yünlü mamut ve dev tembel hayvan gibi buzul çağı yaratıklarında gelecek vaat eden bileşikler keşfetti.
İLACA DİRENÇ 5 MİLYON ÖLÜM DEMEK
De la Fuente, “Daha önce canlı organizmalarda bulmadığımız yeni dizileri, yeni molekül türlerini ortaya çıkarmamızı sağladı ve moleküler çeşitlilik hakkındaki bilgilerimizi genişletti. Günümüzün bakterileri bu moleküllerle hiç karşılaşmadı.” ifadelerini kullandı.
Antibiyotiklerin çoğu bakteri ve mantarlardan geliyor. Son yıllarda patojenler, aşırı kullanım nedeniyle bu ilaçların çoğuna karşı dirençli hale geldi.
De la Fuente’nin yaklaşımı alışılmışın dışında olsa da, Dünya Sağlık Örgütü’ne göre küresel nüfus her yıl mikrobiyal direnç nedeniyle yaklaşık 5 milyon ölümle karşı karşıya. Yeni çözümler sunabilecek olası adayları belirleme aciliyeti hiç bu kadar fazla olmamıştı.
DODO, YÜNLÜ MAMUT VE TAZMANYA KAPLANININ DİRİLİŞİ
Yok oluş türler arasında her zamankinden de hızlı gerçekleşiyor. Bazı bilim insanlarına göre bu kaybı durdurmanın yolu, geçmişteki kayıp yaratıkları yeniden diriltmeye çalışmak olabilir.
Biyoteknoloji ve genetik mühendisliği girişimi Colossal Biosciences, 17. yüzyılın sonlarına kadar Hint Okyanusu’ndaki Mauritius adasında yaşayan tuhaf görünümlü uçamayan bir kuş olan Dodo’yu geri getirmek ve onu doğal yaşam alanına yeniden yerleştirmek istediğini duyurdu.
Colossal Biosciences’taki genetikçiler, Dodo’nun yaşayan en yakın akrabası olan Nicobar güvercininde, tavuk embriyosunda başarılı bir şekilde büyüyebilen hücreler buldular.
Bilim insanları şimdi bu hücrelerin sperm ve yumurtaya dönüşüp dönüşemeyeceğini araştırıyorlar.
Şirket yünlü mamutu veya Tazmanya kaplanını geri getirmek için aynı derecede iddialı başka projeler üzerinde de çalışıyor.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.