Kanal İstanbul için çiftçilerin tahliyesi isteniyor!
Arnavutköy’de İlçe Umumi Hıfzıssıhha Meclisi’nin aldığı karar ile birlikte, Kanal İstanbul’un yapılacağı bölgede hayvancılık ve çiftçilik yapanların Nisan 2021’e kadar tahliye işlemlerini başlatmaları istendi.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu başta olmak üzere, uzmanların karşı çıktığı Kanal İstanbul projesi için iktidarın ısrarı devam etmekte. Kanal İstanbul tartışmaları sürerken, Arnavutköy’de İlçe Umumi Hıfzıssıhha Meclisi yeni bir karar aldı. Kararda, Kanal İstanbul’un yapılacağı bölgede hayvancılık ve çiftçilik yapanların Nisan 2021’e kadar tahliye işlemlerini başlatmaları istendi.
İstanbul Ziraat Mühendisleri Odası, pandemi gerekçesiyle verildiği belirtilen karara tepki göstererek ilçenin inşaat rantına teslimiyetin odağı haline geldiğini duyurdu.
Ziraat Mühendisleri Odası’nın yayınladığı basın bildirisinde, Arnavutköy ilçesinde tarımsal üretimle uğraşan yaklaşık 500 çiftçi ailesi olduğu belirtilerek 72 bin dekar tarım alanında ağırlıklı olarak hububat, ayçiçeği, kanola, fiğ ve silajlık mısır ekimi yapıldığı ifade edildi. Alınan kararın mega projelere rant alanı açmayı amaçladığı belirtilen ZMO açıklamasında “Bern Sözleşmesi’ne göre bulunduğu yerde koruma altına alınması taahhüt edilen nadir ve endemik bir bitki olan Centaurea Hermannii (Çatalca Peygamber Çiçeği) adlı bitkinin korunması için Arnavutköy-Şamlar kara yolunun inşası esnasında güzergâh değişikliği yapılmıştır. Kanal İstanbul Projesi bu kumul ekosistemini tahrip etme tehlikesi barındırmaktadır” denildi.
Açıklamanın devamında “Bu karar; İlçe belediyesinin inşaat ruhsat pazarını büyütmek, imar uygulamalarına alan açmak, yeni yerleşmeyi ve göçü teşvik etmek için İstanbul İli Avrupa Yakası Rezerv Yapı Alanı 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planını onaylayan Çevre Şehircilik Bakanlığı desteğinde ilgili mahallelerde hayvansal üretim faaliyetlerinin engellenmesi ve hayvancılıktan başka geçim kaynağı olmayan çiftçilerin sürgün edilmesi veya hayvancılıktan vazgeçmeleri anlamını taşımaktadır. Bu kararın bir hükümet kararı olduğu, çiftçilerin bağlı bulunduğu bakanlık olan Tarım ve Orman Bakanlığının sessizliğinden anlaşılmaktadır” ifadeleri kullanıldı.