İş kazası geçirip engelli kalan Menderes Kış yaşananları anlattı

Fettah Tamince’nin sahibi olduğu Sembol İnşaat’ın taşeronu Teka Turizm Otelcilik ve Uluslararası Ticaret Anonim Şirketi tarafından sigortalarının yaptırılacağını ve maaşlarını geciktirmeden yatırılacağının sözü verilerek birçok işçi yaklaşık bir sene önce Kazakistan’a çalıştırılmaya götürüldü.

5 Çocuk sahibi 40 yaşındaki Menderes Kış, Kazakistan Kervansaray projesinin inşaatında çalışırken iskeleden aşağıya düştü. Hastaneye kaldırılan Menderes Kış, sigortasının yaptırılmadığını öğrendi. Ayrıca maaşını da alamadı. Özel hastanenin istediği 45 bin lirayı da ödeyemediği için de 10 aydır evde yatağa bağlı şekilde yaşayan Kış, sesini duyurmak istiyor.

Muhabirimiz Hasan Sezgin Karabulut’a konuşan Menderes Kış, yaşanan olayları şöyle anlattı;

“KAYIT DIŞI ÇALIŞTIRILMAK ZORUNDA BIRAKILDIM”

“Merhaba ben Menderes Kış. Sembol İnşaat tarafından  yurt dışına götürdükleri insanları, bizleri kendi taşeronları aracılığıyla vizeleri, sağlık sigortası, çalışma izni alacakları sözüyle kaldırarak 14.10.2020’de yurt dışına götürüldük. Resmiyeti olmayan bir prosedür ile kayıt dışı çalıştırılmak zorunda bırakıldım. Bu süre içinde pasaportumu aldılar. Çalıştırdıkları işçilerin herhangi bir iş kazası yaşanması durumunda rapor tutanak vermiyorlar ve birçok açıdan tehditlere maruz bırakıldık.

“İKİ AYAĞIMI DA ALÇIYA ALIP HASTANENİN ARKA KAPISINDAN BENİ ÇIKARTTILAR”

Orda 25.12.2020 tarihinde öğleden sonra saat 15:20 civarında iskeleden düştüm. Türk Kazak Üniversite Hastanesi’ne götürüldüm. Yapılan  ilk müdahalede iki ayağımı da alçıya alıp hastanenin  arka kapısından beni çıkarttılar. 5 gün sonra yani 30.12.2020’de Türkiye’ye döndük. 3 refakatçımla beraber İstanbul’a geldik. Beni Zeytinburnu Özel Avrasya  Hastanesi’ne Seyhan Şirketin sahibi Burhan Seyhan ve Teka İnşaatın Yönetim Kurulu Başkanı Baran İlkhan ile beraber geldik. 

SÖZLERİNİ TUTMADILAR

Orda yapılan  müdahalede özellikle iş kazası olduğunu söyledim,  MR, tomografi, film çekerek sağ ayağımın 12.01.2021 tarihinde ameliyat olmasını gerektiğini söylediler bana. Orda hazır bulunan Burhan Seyhan ile Baran İlkhan  benim bu 10 günlük süre içinde evime gitmemi ve sonrasından tekrar beni tedavi için İstanbul’a getireceklerini söylediler. Ben evime geldim daha ne arayan oldu  ne de sahiplenme. Onlarda daha 67 günlük 45 dolar alacağım da var.  

“İŞ KAZASI DEDİĞİM HALDE TUTANAKLARA İŞ KAZASI DİYE GEÇİLMEDİ”

Mahkemeye verdiğim için o çalıştığım paramı da vermiyorlar. Madem mahkemeye gittin mahkeme versin diyorlar. İş kazası dediğim halde tutanaklarda iş kazası diye geçilmedi. Sonrasında hastaneye mail atmamı istediler. Gmail attım iş kazası diye ama kayıtlara geçmedi kaza diye.

“İŞVERENİN MÜDAHALESİ VAR”

Ağrı SGK’ya şikayet dilekçemi  verdim Ağrı İstanbul’a verdi. 6 ay sonra İstanbul Antalya’ya gönderdi . Antalya’dan beni özel bir cep telefonla aradı; “Sembol ismi kullanma bir taşeron isim ver biz işleme koyalım”  dedi. Bende dedim kimseye iftira atmam. Beni Türkiye’ye gönderen Teka Yönetim Kurulu Başkanı Baran İlkhanı ve ortağı Burhan Seyhan,  Kazakistan’da Sembol İnşaat’ta çalıştım  ve sonrasında 4 ayın sonunda Antalya bir işlem yapmadan tekrar SGK dosyam İstanbul Fatih SGK’ya geri gönderdi. Dolayısıyla işverenin müdahalesi var olduğunu kanaatindeyim.

“OLUMLU VEYA OLUMSUZ BİR CEVAP ALAMADIM”

Suç duyurusu dosyam  İstanbul Büyükçekmece savcılığında bekletiliyor. Sorumlu savcı bir üst merciye başvurmuş bu dosyayı bende alın diye. 11 ay oldu daha olumlu yada olumsuz bir cevap alamadım. 

“YOK SAYDIKLARI SAĞLIĞIMI GERİ İSTİYORUM”

11 şahidim var olduğu halde neden SGK karar veremiyor anlamış değilim. SGK bir an önce karar verse ben de tedavimi olacaktım ama sağlık güvencem yok olduğu için ve bir gelirim de olmadığı için bi hastaneye gidemiyorum. Sorumlu olduğum bir ailem 5 çocuğum var. Yok saydıkları sağlığımı geri istiyorum. 

“EN ÇOK AĞRIMA GİDEN ŞEY…”

Bütün özlük haklarından mahkumum. En çok ağrıma giden şeyde benim Kazakistan’da gece gündüz, soğuk ve karda çalıştığım emeğimin karşılığını veremediler. 

İŞVEREN BARAN İLKAN’DAN TEHDİT

Taka Yönetim Kurul Başkanı Baran İlkan bana evime insanları gönderdi demiş. 70 bini kabul etmezse benim tanıdıklarım var Dalaman otelinde AKP’li bakan ve vekiller toplantı yapıyorlar. Bide Bolu’da bir oteli varmış. Dolayısıyla  samimi olduğunu ve bir ricayla mahkemeyi satın alacaklarını  söylüyorlar ve beni olmayan bir suçta dava açıp içeri atacaklarını söylüyorlar.

TALEBİM ŞUDUR: “ TEDAVİMİ ÜSTLENSİNLER”

Yani benim Fettah Tamince’den talebim şudur; Beni donanımlı bir hastaneye yatırıp tedavimi üslensinler ve yaşamış olduğum mağduriyetimi gidersinler. Şunu da sormak istiyorum; Fettah Tamince’nin  haber  var mı yok mu bu çirkin gelişmelerde onu da bilmiyorum.

SENİ BİR İĞNEYLE FELÇLİ, KENDİNİ İFADE EDEMEYECEK ŞEKİLDE ÇOCUKLARININ YANINA GÖNDERİRİZ”

Ben Kazakistan’da iskeleden düşünce  Fettah Tamince’nin kuzeni yanıma gelerek biz seni mağdur etmeyeceğiz dedi. Bana namus sözü verdiler ama sözlerini tutmadılar. Ben yine de davacı olacaktım.  Bana dediler davacı olursan seni  pandemiden  dolayı yatırırız ve sonrasında seni bir iğneyle felçli, kendini ifade edemeyecek şekilde çocuklarına göndeririz. 

“BUNUN KASTEN YAPILMIŞ BİR CİNAYETTEN FARKI YOKTUR”

Ben bu haklı hukuk mücadelemden asla vazgeçmeyeceğim. Var olan bütün  haklarımı kullanacağım çünkü bunların yaptıkları bu uygulama bir zulümdür. Bunun kasten yapılmış bir cinayetten farkı yok .Bu hukuksuzluk haksızlık sadece bana değil çocuklarıma da yapılıyor. Çocuklar yok nedir bilmezler. Beni  muhtaç etmeye hakları yok. Bunu hesabını mutlaka hukukende soracağım. 

Ayrıca Taka İnşaat’ın  Yönetim Kurulu Başkanı Baran İlkhan’nın kardeşi ve ortağı olan Burhan Seyhan’ın kardeşleri benimle aynı yerde çalışıyorlardı ve neden onların SGK’ları vardı benim neden yok?

“YÜZDE 20 KALICI HASAR”

İnşaat Sendikası temsilcileri ve patronların olan haberlerin desteğiyle araya girdiler. Avukatların arabuluculuk görevlerini üstlendikten sonra, iş verenler tekrar yönetim kurulu başkanı, Van Çaldıran’lı  işadamları Seyhan ve Sembol yetkilileri benim vücudum da olan engel oranını donanımlı bir hastanede almamı istediler. Sonrasında avukatlar hesaplama yapıp var olan özlük haklarımı vereceklerini söylediler. Erzurum Eğitim Araştırma hastanesinde Adli Tıp Ana Bilim dalına gittim. Yüzde 20 kalıcı hasar verdiler.

“OLMAYAN BİR SUÇTAN İÇERİ ATACAKLARINI SÖYLEDİLER”

Sonrasında hesaplama yapıldığında para çok çıktı ve biz bunu ödeyemeyiz 70 bin ödeyebiliriz dendi. Bende 70 bini kabul etmeyince tehditler ettiler. Olmayan bir suçtan içeriye atacaklarını söylediler. İstanbul Şile’de eski Dalaman Hoteli var; Bakanlar ve milletvekilleri ile toplantı yaptıklarını ve samimi olduklarını söylediler. Olmayan bir suçtan içeri atacaklarını ricayla da bakanların vekillerin aracılığıyla tüm mahkemeleri satın alacaklarını söylediler. 

Yapılan tehditlere rağmen bende mücadelemden vazgeçmedim asla da vazgeçmeyeceğim bunları da bilmelerini istiyorum.“

HABER: Hasan Sezgin Karabulut