Dolar 32,3645
Euro 34,9526
Altın 2.325,33
BİST 9.079,97
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 23°C
Az Bulutlu
İstanbul
23°C
Az Bulutlu
Cts 22°C
Paz 22°C
Pts 24°C
Sal 18°C

Marmara’da yeni bir felaket! Hidrojen sülfür bulundu

İstanbul Üniversitesi’nden bir ekip Marmara Denizi’ni yavaş yavaş öldüren deniz salyasıyla mücadele devam ederken, yaptıkları araştırmalarda yeni bir keşif yaptı. Denizden gelen çürük yumurta kokusunun kaynağını araştıran ekip, Çınarcık çukurunda yeni canlı yaşamını yok edebilecek olan hidrojen sülfür ile karşılaştı. Konuyla ilgili açıklama yapan akademisyen, “2019 yılında bu çukurda gaz yoktu. Bir felaket habercisi” dedi.

Marmara’da yeni bir felaket! Hidrojen sülfür bulundu
17 Haziran 2021
A+
A-

4 aydır Marmara Denizi’ni etkisi altına alan deniz salyasına çözüm yollarını arayan bilim insanlarının açık denizde yaptığı son sefer, İstanbul Üniversitesi Deniz Bilimleri ve İşletmeciliği Enstitüsü Türkiye’nin en büyük ve donanımlı araştırma gemisi Alemdar II ile yapıldı. 12 bilim insanı, ilk araştırmalarını İstanbul Boğazı Beykoz açıklarında yaptı. Daha sonra gemi, enstitü tarafından uzun yıllardır takip edilen 1270 metre derinliğindeki Çınarcık çukurundaki istasyona yöneldi.

Bu noktada gemideki gelişmiş oşinografik ekipman denize indirildi. Bilimsel seferin lideri kimyasal oşinograf Prof. Dr. Nuray Çağlar, iklim değişikliğiyle ilgili de önemli bilgiler sunan istasyonunda üzücü sonuçlar elde ettiklerini söyledi.

Marmara Denizi’nin bu noktasında hidrojen sülfürün (sülfitli bileşikler) kaydedilmesi seferin en önemli ve çarpıcı sonucu oldu. Deniz suyunda söz konusu bulguları destekleyen fiziksel ve kimyasal bulgular ölçümlendi. Prof. Dr. Çağlar, deniz ekosisteminin sağlıklı olup olmadığının en net gözlemlendiği istasyonlardan Çınarcık çukurunun derinliklerinde tespit edilen hidrojen sülfürün Marmara Denizi ekolojisinde yeni bir döneme geçildiğinin kanıtı olduğunu söyledi.

“TESPİTLERİMİZİ SUNACAĞIZ”

2019 Mayıs ve Ekim aylarında iki kez geldikleri Çınarcık çukurunda hidrojen sülfüre rastlamadıklarını vurgulayan Prof. Dr. Çağlar, “Deniz salyası, aşağı doğru çöktüğü derinliklerde ve farklı metrelerden alınan örneklerde gözlemlendi. Hidrojen sülfür, denizde yeterli oksijen kalmayınca oluşur. Bu durum 45C kodlu istasyonda 500 metreden itibaren derinliklere doğru hidrojen sülfür olduğunu açıkça gösteriyor. Laboratuvar araştırmalarımızda hidrojen sülfürün oluşum nedenlerini bulmaya çalışacağız. Bilimsel makalemizle tespitlerimiz sunacağız” dedi.

Prof. Dr. Çağlar, “Sağlıklı bir ekosistemde görülmesinin arzu edilmediği bir çözünmüş gaz olan hidrojen sülfürün bir litrede 2-2.5 mg oranında bulunması zaten oldukça kritik seviyelerde olan deniz suyunun kimyasal özelliklerinin bozulduğunu gösterdi” şeklinde konuştu.

“EKOLOJİ İÇİN ALARM ÇANLARI ÇALIYOR”

Enstitü müdürü Prof. Dr. Cem Gazioğlu ise, uzun süredir takip ettikleri istasyonda karşılaşılan hidrojen sülfürün Marmara Denizi ekolojisi için alarm çanlarının çaldığını doğruladığını vurguladı. Prof. Gazioğlu, “Ölçümlerin tekrar edilmesi ve hidrojen sülfür gibi kimyasal ve fiziksel değişimlerin kayda alınması geleceğimiz için önemli. Ekolojik modellemelerin bu gerçeklikle yenilenmesi gerekiyor” dedi.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.