Dolar 38,9324
Euro 44,3879
Altın 4.161,10
BİST 9.345,15
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 21°C
Hafif Yağmurlu
İstanbul
21°C
Hafif Yağmurlu
Çar 23°C
Per 24°C
Cum 23°C
Cts 21°C

“Yaş ilerledikçe batıl inançlara inanma oranı artıyor”

Batıl inanç, genellikle bilgisizlikten, bilimsel bilgilerin veya nedenselliğin yanlış anlaşılmasından, kadere veya büyüye inanmaktan, doğaüstü etkileri algıladığını sanmaktan veya bilinmeyene karşı duyulan korkudan kaynaklanan inanç veya uygulamalar olarak tanımlanmaktadır. Tarihsel bir fenomen gibi gözüken, ama modern toplumlarda da varlığını sürdüren bâtıl inançların sebepleri nelerdir? Hangi etmenler batıl inançları etkiler? Bu gibi sorulara cevap bulmak amacıyla Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Prof. Dr. Ali Köse ve Prof. Dr. Ali Ayten’in “Bâtıl İnanç Ve Davranışlar Üzerine Psikososyolojik Bir Analiz” makalesinden yaptığı çalışma üzerine kesitler;

“Yaş ilerledikçe batıl inançlara inanma oranı artıyor”
6 Temmuz 2021
A+
A-

Köse ve Ayten yaptıkları araştırmada bâtıl inanç ve davranış kavramının genel kabul gören bir tarifi olmadığını ifade etmektedir. Batıl bir şeyin birilerinin tuhaf gördüğü ve bâtıl olarak değerlendirdiklerini, bir başkaları normal olgular ve alışılmış durumlar olarak görebileceğini ifade eden Köse ve Ayten, bâtıl inanç ve davranışların tarifini yaparken sosyal, kültürel ve tarihsel bağlamı mutlaka dikkate almak gerektiğini vurgulamaktadır.

Bâtıl İnançların Psiko-Sosyolojik nedenlerini 10 ana başlıkta sıralayan Köse ve Ayten bunları şu şekilde açıklıyor; Eşyanın ve Olayların Mahiyetini Bilmemek, Geleceği Bilme Arzusu, Korku ve Stres, Çaresizlik, Kutsallaştırmanın Yön Değiştirmesi, Güvenlik İhtiyacı, Başarıya Ulaşma ve Kendinden Emin Olma, Belirsizlik Duygusu, Sosyal Uyum İhtiyacı, Sorumluluğu Başka Güçlere Atfetme, Rüyalar ve Hayal Gücü

“KADINLARIN BATIL İNANÇLARA İNANMA ORANI DAHA YÜKSEK”

Batıl inanç ve cinsiyet ilişkisine bakıldığında kadınların bâtıl inançlar ve olağanüstü olaylara inanma eğilimlerinin erkeklere göre daha yüksek olduğunu gösteren bulgular elde edilmiştir.

“YAŞ İLERLEDİKÇE BATIL İNANÇLARA İNANMA ORANI ARTIYOR”

Bâtıl inanç konusunda etkili olan bir başka faktör de yaş faktöründe ise, karmaşık sonuçlar elde edilmiştir. Çünkü araştırmaların bazılarında gençler bazılarında yaşlılar bâtıl inançlara daha eğilimli gözükmektedir. Örneğin Amerika’da yapılan bir kamuoyu araştırmasında otuz yaş altındaki bireylerin otuz yaş üstündeki bireylere göre bâtıl inanca daha eğilimli olduklarını gösteren bir bulgu elde edilmiştir.65 Köktaş’ın araştırması da yaş ilerledikçe bâtıl inançlarda artış olduğunu göstermektedir. Amerika’da polisler üzerinde yapılan bir araştırma da genç polislerin dolunay etkisine, yani dolunayda suç işleme oranlarının arttığına, yaşlı polislerden daha çok inandıkları bulgulanmıştır. Psikolog Seymour Epstein’ın üç farklı yaş grubu (9-12; 18-22 ve 27-65) üzerinde yaptığı araştırmaya göre yaşlılar gençlere göre muskaların şans getirdiğine daha fazla inanmaktadırlar. Ancak aynı araştırmaya göre, telepati ve olayların önceden bilinebileceğine inanma konusunda yaş grupları arasında fark yoktur.

BATIL İNANÇ VE EĞİTİM İLİŞKİSİ

Bâtıl inanç ve davranışların “temelsiz, irrasyonel ve boş şey” şeklinde tanımlanması bu konuda zeka ve eğitim düzeyinin önemli bir değişken olup olmadığı sorusunu gündeme getirmektedir. Bilim dünyasında, zeki ve eğitim görmüş insanların bâtıl inançlara ve olağanüstü olaylara inanma oranlarının daha düşük olacağı yönünde bir ön kabul vardır. Her ne kadar bu ön kabulü destekleyen emprik veriler olsa da, bu veriler hem sayıca sınırlıdır hem de bazı belirsizlikler içermektedir.

“BATIL İNANÇLAR MODERN DÜNYADA YER ALMAYA DEVAM EDECEK”

Köse ve Ayten, yaptıkları araştırmalar sonucu, anlamsız görünen, ancak bireye psikolojik yarar sağlayan” bâtıl inanç ve davranışların modern dünyada yer almaya devam edeceğini, bâtıl inançların evrensel bir yönü olduğuna ve bâtıl inanç ve davranışlar farklı formlarda da olsa zaman ve mekân tanımaksızın insanoğlunun dünyasında yer bulmaya devam edeceği sonuçlarını ortaya çıkarmıştır.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.